Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

TÜRKİYE ÜZERİNDEN KİŞİSEL HESAPLAŞMALARI BIRAKMA ZAMANI

  TÜRKİYE; bir taraftan yıkılıyoruz-bölünüyoruz, diğer taraftan şahlanıyoruz diyen iki ayrı görüş cephesine bölünmüş durumdadır. Ve her iki tarafta, perde arkasından verilen repliklere ve telkinlere kapıldıklarının ve ülkemize büyük zarar verdiklerinin hatırlatılmasına bile büyük tepki vermektedirler. Türkiye de olup bitenleri anlamlandırmak için Dünyada ki karmaşanın Nedenleri? Niçinleri? Nasılları ve yöntemlerine bakmak lazım: Soruların cevabı aslında toplumsal olaylara ilgi duyan herkesin bildiği yalınlıktadır. Ancak ele geçirme projelerinin algoritmaları çok karmaşık ve büyük finans kaynaklarına dayanmaktadır. Birden fazla bilim dalının kanunları sahada uygulanmaktadır. Medya ve iletişim, sosyal paylaşım siteleri oyunun olmazsa olmazlarıdır. işte herkesin anlayamayacağı kısım burasıdır.Çünkü ,öyle güçlü ve temiz algı oyunları yapılmaktadır ki gösterilenin aksini iddia etmeniz akıl sağlığınızın (!) sorgulanması sonucuna gidebilir... NEDEN ve NİÇİN: Türkiye de olup bitenleri

BAŞKANLIK BİZE UYGUN MU?

Başkanlık bize uygun diyenlere en azından ders notlarımı okumalarını,halkoyuna sunulan değişikler ile karşılaştırmalarını, doğru bilgilere ulaşarak fikir sahibi olmalarını, Benzer yanları olsa da referandumla önümüze sunulanın Başkanlık sistemi olmadığını,  daha vakur düşünmelerini, Tarih ve soyumuzun “ Anav kültüründen başlatırsanız” 6000 yıllık birikimine rağmen kibir ve kasıntı odaklı bir dayatma ile Ülkemize alelacele gelecek yazmanın hiç yakışmadığını ve bu tercihin çok erken olduğunu söylerdim …  Oguz SOLAK/ Uluslararası ilişkiler Böl. ABD DEVLET SİSTEMİ ÖZETİ:  240 yıllık Başkanlık kültürü 324 milyon nüfus , 9.8 milyon km2 lik alanda 50 devlet, 1 federal bölge ve kendine has bir yığın farklı yapılarda bir ülke. Anayasası 1789 da yürürlüğe girmiş 7 madde ve 27 değişiklikten oluşur. ( 17 değişiklik 1795 den 1992 yılına kadar geçen sürede yapılmıştır.) Devlet sisteminin en üstünde Federal Hükümeti oluşturan Yasama(kongre), Yürütme( başkan), Yargı (yüksek mahkeme ) ve ona bağl

Sarıkeçililer ve Karakeçililer

SARIKEÇİLİLER: Bin yıl önce Anadoluyu Türk yurdu haline getirmek için gelen, bazı Oguz boylarının oymakları dır. Akdeniz ve Ege dağlarında yaylanan ve Mersin yöresinde kışlayan bin yıllık geleneğimizin son temsilcileri olan Sarıkeçililer, yüzyıllardır uygulanan politikalar neticesinde fakir ve cahil bırakılmışlardır.Ne belirli bir yaylakları, ne belirli bir kışlakları vardır. Mezarlıkları bile yok, ölüm hangi dağ başında yakalarsa, orada gömüyorlar. Sarıkeçililer, arasında Tü rkuaz göz, sarışınlık çokça yaygındır. Evlad-ı Fatihan namıyla anılan asırlar önce Avrupa'ya yürüyen balkanlardaki soydaşlarımızın çoğu Sarıkeçili Yörüklerinin torunlarıdır. KARAKEÇİLİLER: Oğuzların Kayı boyundan.İsimleri, Karacahisar kalesinin fethi sırasında Ertuğrul gazi tarafından verilen Karakeçililer, Orhan gaziden II. Abdülhamit zamanına kadar dışlanmışlardır. O kadar ki Güneydoğu bölgemizde yaşayan Karakeçililer, Arapça ve Kürtçe konuşmaya ve yüzyıllar içerisinde kaldıkları bu asimilasyon neticesi

Kamu diplomasisini kullanmak

Sayın Cumhurbaşkanım; Zat-ı Aliyelerinizin bildiği üzere, devletler arasında dostluk veya düşmanlık görüşleri üzerine şekillenmiş ilişkiler yerine, çıkar paylaşımlarına dayanan ilişkiler, geçerli olan reel politikadır. Ancak TÜRKİYE haklı olduğu konularda, yanlış stratejik yöntemler izlemesi sebebi ile kalkınmasına ve refahına ayıracağı mesai ve kaynaklarının nerede ise tümünü, Türkiye üzerinde emelleri olan legal ve illegal oluşumların saldırılarına karşı koymak için harcamaktadır. Devlet bu işe eski yöntemlerin dışında bir çare bulmalıdır. Naçizane, yoğun ilişkilerimizin olduğu ülkeler için uygulanmasını istediğim önerim şudur: "Türkiye, Devlet başta olmak üzere ilgili sivil unsurları ve gerekli kaynakları ile bir bütün olarak başta Amerika Birleşik Devletleri Halkı olmak üzere Rusya, AB ülkeleri, İsrail, Ermenistan,Yunanistan ve diğer komşu ülke Halklarına yönelik kalıcı, evrensel kavrayıcılığı olan  KAMU DİPLOMASİSİ atağına geçmelidir." Türkiye'nin bir devlet

Türkiye için var mısınız?

Benim için *milli hizmet* kişisel çıkarlardan, politik kaygılardan ve korkulardan uzak, Cumhurbaşkanlığı dahil Devletin her kurumuna Türkiye ile ilgili fikir ve projelerimi aktarmaktan, etkilemekten,elimi taşın altına koymaktan geçer...Sahiplenmediğiniz, fedakarlık göstermediğiniz her şey bir gün sizi terk eder!...Devlete koşulsuz sahip çıkmazsanız, birileri gözünüzün içine baka baka kendine göre biçimlendirir veya işgal eder. Devleti ve vatanı sahiplenmek, kurumlara yada sevdiklerinize devredilemeyecek kadar erdemli bir bireysel tutumdur. Sağlıklı zihin yapısı olan insanların oluşturduğu toplumlar daha donanımlı ve güvenilir olurlar. GÜÇLÜ ve MİLLİ DEVLET, içerinin ve dışarının işgallerine karşı bu toplumun güvencesidir. Sahibi ve asli unsuru olduğunuz devletten uzak durmamalı, onu motive etmelisiniz. Aksi durumda, Devletin nasıl kevgire çevrildiğini elinizin arasından nasıl kayıp gittiğini yakınlarda yaşadınız. Asla unutmayın! Toplumun her kesiminde benim adamım, senin adamın

MİLLİ OLMAK ve YÜKSELEN YILDIZ TÜRKİYE

Milli olmak, sadece nutuk atmak ile olmuyor. Bunları telafi etmek için iyi niyet var ise önce devletin ve hükumetlerin hatalarını görmesi gerekiyor. Uzun yıllar aktarmaya çalıştığımız gerçekleri, parça parça tekrar aktarmak istiyorum. 1- Millileşme konusunda, 40 yıldır,naçizane fikirlerimi ve önerilerimi devletin kilit noktalarına sunan birisi olarak; vatanseverlik konusunda her bireyin sövmek, şikayet etmek yada taraf olmak yerine, fikirlerini (Türkiye'nin menfaatleri için elbette) bir tarafa not almalarını ve uygun zamanda kamusal alanda paylaşmalarını öneririm... Globalleşen dünyada milli karakterlerine sahip çıkan milletler, saygı ve ilgi görmektedir... 2- Milli olmak, sınırları kapatmak, dünya ile ilişkileri sınırlamak değildir. Tam tersine, dünyaya açılmak, diğer ülkelere saygı göstermek ile diplomasi sanatını iyi bilmek ve kullanmak ile zirveyi zorlarsınız. Saldırgan davranışlar sadece, ülkeyi kullanmak isteyen yapıların işine yarar... 3- Halkın şunu idrak etmesi gere

ENERJİ KAYNAKLARI VE TÜRKİYE

        Füzyon Enerjisi                                                                                Sonsuz küçüklükten, sonsuz büyüklüğe uzanan, iç içe geçmiş evrenlerden oluşan bu muhteşem Kozmosun kim bilir neresindeyiz. İçimizde ve dışımızda bizi çevreleyen diğer evrenleri, bizim hayal etmemiz mümkün mü? Bizim bildiklerimiz, yaşadığımız evren ile sınırlıdır. Yaşadığımız veya müşahede ettiğimiz evren, elektron mikroskopları veya dev teleskoplar ile üzerinde teoriler geliştirdiğimiz, bilimsel araştırmalar yaptığımız kısımdır. Yaşadığımız Evren,  Enerjinin farklı durumlarının bir arada bulunması ile oluşan yapılanmadır.        Evrenin özünü oluşturan enerji, farklı durumları ile yeryüzünde yaşayan canlılarında temel gereksinimidir. Hayatın olmazsa olmazıdır. Bu kadar önemli yaşamsal bir konuya Türkiye nasıl bakıyor, bir planı var mı? Maalesef dış politika, güvenlik, eğitim, sağlık, turizm gibi aklınıza gelebilecek her başlıkta olduğu üzere enerji başlığında da ileriye dönü